BİZ BÜYÜK BİR AİLEYİZ

15 Eylül 2011 Perşembe

Mısır’la ticaret hedefimiz 10 milyar dolar

AK Parti Genel Baikanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Semiramis Otel'de düzenlenen Türk-Mısır İş Konseyi Genel Kurul Toplantısı'na katıldı.
AK Parti Genel Baikanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Semiramis Otel'de düzenlenen Türk-Mısır İş Konseyi Genel Kurul Toplantısı'na katıldı.

Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Mısır'a ayak bastığı andan itibaren şahsına ve beraberindeki heyete gösterilen sıcak misafirperverlik için teşekkür etti.

Mısır'ı Başbakan sıfatıyla çeşitli vesilelerle ziyaret ettiğini ve Mısır'ın farklı köşelerinde bulunduğunu belirten Erdoğan, Mısırlıların gösterdiği candan misafirperverlik sayesinde kendisini başka bir ülkede değil, adeta kendi evindeymiş gibi hissettiğini söyledi.
''Biz bir aileyiz ve bu ailenin mensupları olarak inanıyorum ki geleceğe şu anda çok daha farklı bakıyor, geleceği çok daha farklı planlıyoruz'' diyen Erdoğan, Mısır ve Türkiye'nin sadece iki saatlik uçuş mesafesindeki iki ülkeden ibaret olmadığını, iki ülke ilişkilerinin sadece bu coğrafi yakınlıkla açıklanamayacağını dile getirdi.
Erdoğan, şunları kaydetti:

''Öncelikle bizler Doğu Akdeniz'in iki yakasında, binlerce yıllık medeniyetlerin zengin kültürel birikimlerinin mirasçılarıyız. Bu kadar köklü geçmişe sahip ülkelerin dostluğu da o nispetle köklü olur. Kaldı ki; biz, aynı zamanda kardeşiz. Bizler aynı zamanda kıtaları da birleştiriyoruz. Kardeşimiz Mısır nasıl Afrika'yla Asya'nın birleşim noktasındaysa, her iki kıtanın da birbirine açılan kapısıysa; Türkiye de Asya ve Avrupa kıtalarını kucaklaştıran bir coğrafyadadır. Kıtaları birleştiren ülkelerin dostluğu da güçlü ve sağlam olur.

Kardeşimiz Mısır, Doğu Afrika'nın bereketini Nil Nehri üzerinden Akdeniz'e taşıyor. Türkiye de Boğazlarıyla Avrasya'nın enerjisini ve dinamizmini, Seyhan ve Ceyhan nehirleriyle de Anadolu'nun bereketini Akdeniz'e taşıyor.

Türkiye ile Mısır arasında üst seviyedeki siyasi ilişkiler tablosunun, başta ikili ticari ilişkilerimiz ve ekonomik işbirliğimiz olmak üzere diğer alanlara da yansımasını sağlamalıyız.

Bugün Başbakan sıfatıyla ülkenizi ziyaret ederken ekonomik ve ticari ilişkilerimizin gelişimine katkıda bulunmak düşüncesiyle beraberimde seçkin ve kalabalık bir işadamı grubuyla Kahire'ye geldim. O yüzden bu toplantıyı özellikle önemsiyor, işadamlarımız arasında mevcut işbirliğinin pekiştirilmesi için bir vesile olarak değerlendiriyorum.''

Semiramis Otel'de düzenlenen Türk Mısır İş Konseyi Genel Kurul Toplantısı'nda konuşan Başbakan Erdoğan, Türkiye'den 280, Mısır'dan ise bine yakın iş adamının katıldığı bu toplantıyı özellikle önemsediğini belirterek, toplantının iş adamları arasındaki mevcut işbirliğini pekiştirilmesi için bir vesile olacağını söyledi.

Erdoğan, Türkiye ile Mısır'ın tanışıklığının asırlar öncesine dayandığını, iki ülke esnafının, tüccarının yüzyıllardır hep iç içe olduğunu, aynı terbiye ve iş ahlakıyla yoğrulduğunu ifade etti.

İki ülkenin çarşı ve pazarlarında ölçüsüz kazanma hırsından öte, insaniyetin her zaman ön planda tutulduğunu belirten Erdoğan, iş erbaplarının her daim birbirini kollayıp gözettiğini söyledi. Erdoğan, ''Eğer siftahını yaptıysa gelen müşteriye 'ben siftahımı yaptım, komşum yapmadı. İhtiyacınızı ondan alın' diyebilme erdemini göstermiştir'' dedi.
İki ülkenin çarşı, sokak ve dükkanlarında solunan havanın da ezelden beri aynı olduğunu anlatan Erdoğan, ''Benim bir vatandaşım ne zaman Kahire'nin caddelerinde, Han El-Halil Çarşısı'nın sokaklarında dolaşsa büyük bir muhabbet ve hüsnükabul görür ve gelir bunu da bize anlatır. Aynı şekilde, Mısırlı bir kardeşim ne zaman Türkiye'ye gelse aynı izzetüikramı bizde de görür. Gelir bunu de bize anlatır. Adana'nın Kazancılar Çarşısı'nda da Antep'in Bakırcılar Çarşısı'nda da İstanbul'un Kapalıçarşı'sında da kendini evinde hisseder. İstanbul'un tam orta yerinde bulunan ve aktarlarıyla, baharatçılarıyla, yemişçileriyle yüzyıllardır cıvıl cıvıl kaynayan çarşımızın isminin Mısır Çarşısı olması manidardır'' diye konuştu.
Bütün bu ortaklıklar ve paylaşımların, iki kardeş halkın sosyal ve kültürel dokusunun ne kadar iç içe olduğunu gösterdiğini kaydeden Erdoğan, ''Madem böylesine zengin bir tarihi altyapıya, akrabalık ölçülerine varan yakınlığa sahibiz, o halde bunu neden ticari ve ekonomik ilişkilerimizin her alanına yansıtmayalım?'' diye sordu.

HEDEF: 10 MİLYAR DOLAR

Erdoğan, Mısır'da bugün yapılan görüşmelerde çok çok olumlu neticelerin alındığını belirterek, seçimlerin hemen ardından bu toplantının ''rövanşının'' İstanbul'da yapılmasını istediğini anlattı.

Küresel mali krizin etkilerinin ağır olarak hissedildiği bir dönemde 2009 yılında, birçok ülkenin ticaret hacimleri daralırken, Türkiye ile Mısır arasındaki ticaret hacminin 2008'e göre yüzde 15 artarak 3,2 milyar doları geçtiğini vurgulayan Erdoğan, 2010 yılında da bu rakamın aynı şekilde muhafaza edildiğini, 2011 yılının ilk yedi ayında da artışın devam ettiğini ve ticaret hacminin 2,3 milyar dolar olarak gerçekleştiğini ifade etti.

Erdoğan, ticaret hacminin geçen yılın ilk yedi ayında 2 milyar dolar civarında olduğu düşünülürse, Mısır'da meydana gelen olaylara rağmen ikili ticarette bir gerileme olmadığının görüleceğini belirterek, artış eğilimine rağmen bu rakamın, Türkiye ile Mısır arasındaki gerçek potansiyelin çok altında olduğunu söyledi.

İki ülkenin de daha fazlasını başaracak irade ve potansiyele fazlasıyla sahip olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:
''Bu sebeple aramızdaki ticaret hacmini önümüzdeki 2 yıl içinde 5 milyar, önümüzdeki 4 yıl içinde de 10 milyar dolar seviyesine çıkarmayı bir hedef olarak belirlememiz ve bu doğrultuda çalışmamız gerekir. Ekonomik ve ticari ilişkilerimizin hukuki altyapısı da tamamlanmış olduğuna göre, bizlerin rehberliği, sizlerin de üstün gayreti sayesinde bu hedefe ulaşmamızın zor olmayacağını düşünüyorum. Görüldüğü gibi burada zaten mutabıkı, bir sıkıntı yok.
Aranızda sektörler bazında yapacağınız çalışmalarla inanıyorum ki bunu süratle yakalarız. Bunu biz aramızda yapmayacağız da kim yapacak? Bizim yapmamız lazım ve bunu başaracağız. Seçimlerden sonra yeni Parlamentoyla, yeni yönetimle inşallah şu attığımız adımlar, şu ortak işbirliği konseyi ile birlikte bu vizeleri de aramızdan kaldırmak suretiyle inanıyorum ki; iş adamlarımızın gidiş gelişleri, yatırımlar, gerek Türkiye'de gerek Mısır'da çok daha fazlasıyla artacaktır. Bu benim hem temennimdir hem duamdır. Ekonomik ve ticari ilişkilerimizin hukuki altyapısı da tamamlanmış olduğuna göre, bizlerin rehberliği, sizlerin de üstün gayreti sayesinde bu hedefe ulaşmamızın zor olmayacağını düşünüyorum.''

Semiramis Otel'de düzenlenen Türk-Mısır İş Konseyi Genel Kurul Toplantısı'nda konuşan Başbakan Erdoğan, Türkiye olarak 2001 krizinden çıkarılan derslerle krizin etkisini birçok ülkeye göre makul düzeylerde tutma başarısını gösterdiklerini, bu tecrübeler ışığında aldıkları tedbirlerin, uyguladıkları sıkı mali disiplin ve sahip olunan siyasal istikrar sayesinde olduğunu belirtti.

Erdoğan, ''Son dokuz yılda gerçekleştirdiğimiz kapsamlı reformlarla, yoksulluk ve yolsuzluğa karşı yaptığımız mücadeleyle, bankacılıkta gerçekleştirdiğimiz kapsamlı düzenlemelerle ekonomimizin verimliliğini ve üretkenliğini arttırdık. Gayrı Safi Milli Hasıla bakımından iyi bir seviye yakaladık. Uluslararası doğrudan yatırımlara ilişkin mevzuatımızı baştan sona liberal anlamda değiştirerek, yabancıların hiçbir tereddüte kapılmadan Türkiye'de yatırım yapabilmelerinin önünü açtık'' diye konuştu.

Gelişmiş ekonomilerin 2010 yılında yüzde 1,5 civarında büyüdüğü bir atmosferde Türkiye'nin 2011'in ilk çeyreğinde yüzde 11'lik bir büyüme rakamını yakaladığını ve dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi olduğunu söyleyen Erdoğan, aynı potansiyeli Mısır'da da gördüğünü, yapılacak yapısal reformlarla Mısır ekonomisinin yeniden dünyanın güçlü ekonomileri arasında yerini alacağına bütün samimiyetimle inandığını dile getirdi.

Erdoğan, ''Yeter ki Mısırlı kardeşlerimiz demokrasiye sahip çıksın. Demokrasi ve ekonomiyi at başı götürsün. İnanıyorum ki: Tahrir Meydanı'nda yükselen sesler o zaman ekonomide de karşılığını bulacaktır. Onun için Mısır'da yapılacak seçimler çok önemli. Yeter ki Mısır, bu değişim sürecinden geriye gitmesin. İstikrar ve güven sizler de takdir edersiniz ki ekonominin belkemiği... Bir ekonomi ancak istikrar ve güven ortamında kendisine gelişme alanı bulabilir ve bu zemin üzerinde ekonomik büyüme sağlanabilir. O yüzden Mısırlı kardeşlerimizin bu hususu hatırlarında tutmalarını rica ediyorum. Bu süreçte Türkiye'nin ve Hükümetimizin bütün imkanlarıyla Mısır'ın ve Mısır halkının yanında olacağını bilmenizi isterim'' dedi.

Türk ekonomisindeki gelişmelere işaret eden Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin ilk çeyrekte yüzde 11, ikinci çeyrekte de yüzde 8 büyüdüğünü, enflasyonda da ciddi düşüşler yaşandığını söyledi.

İki ülke arasındaki ekonomik işbirliğinden bahsederken karşılıklı yatırımlar başlığına ayrı bir parantez açılması gerektiğine işaret eden Erdoğan, Mısır'daki Türk yatırımlarının son beş yıllık dönemde 60 milyon dolardan 1,5 milyar dolar seviyesine çıktığını anlattı. Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Ülkelerimiz arasındaki ekonomik işbirliğinin derinliği yalnızca ülkelerimizle sınırlı kalmamalı. Mısır'ın en güney noktasından Türkiye'nin en kuzey noktasına kadar uzanan genişlik çok önemli bir coğrafyaya işaret ediyor. Ülkelerimizin hinterlandıyla birlikte değerlendirildiğinde ne kadar büyük ve bütünleştirici bir ekonomik alana sahip olduğumuz rahatlıkla görülecektir. Özel sektörlerimiz arasındaki işbirliği bu bakımdan çok önemlidir.
Türk iş adamlarının Mısır'ın desteğiyle Afrika'ya, Mısırlı iş adamları da Türkiye'nin desteğiyle Balkanlar ve Asya'ya açılabilmeleri mümkündür. Türk müteahhitlik firmalarının dünya çapında sahip olduğu büyük tecrübe ve iş potansiyelinin de Mısırlı iş adamaları tarafından takdirle karşılandığını biliyorum. Türk iş adamları Mısır'ın desteğiyle Afrika'ya, Mısırlı iş adamları da Türkiye'nin desteğiyle Balkanlara, Asya'ya, Avrupa'ya açılabilmelidir. Örneğin biz, Mısır'ı Nabucco Projesi içinde görmeyi istiyoruz.

Türk müteahhitlik sektörü, bugün 5 kıtada, 83 ülkede toplam 180 milyar dolarlık iş hacmine erişmiştir. 'Dünyanın en büyük 225 uluslararası müteahhidi' listesinde de 33 firmayla Türkiye ikinci sırada yer almaktadır. Mısır'da da müteahhitlerimiz 600 milyon dolara yakın proje üstlendiler ve inanıyorum ki önümüzdeki dönemde de Mısır'ın imar ve inşası noktasında önemli bir misyon üstlenecekler.''

Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin, son yıllarda sağlık turizmi alanında da önemli atılımlar yaptığını, halen sağlık kuruluşlarında, şifalı kaplıca ve termal tesislerinde Avrupa'nın yanı sıra birçok Ortadoğu ülkesinden Türkiye'ye düzenli olarak hasta misafir edildiğini söyledi.

Erdoğan, ''Mısırlı kardeşlerimizin de bu ucuz ve kaliteli tedavi hizmetlerinden yararlanabileceklerini düşünüyor, kapılarımızın sizlere her zaman açık olduğunu bilmenizi istiyorum'' dedi.

Geçen yıl Mısır'ı ziyaret eden Türk turistlerin sayısının bir önceki yıla göre yüzde 38 oranında artarak 64 bine yükseldiğini, Türkiye'yi ziyaret eden Mısırlı turistlerin sayısının ise 2010 yılında bir önceki yıla göre ufak bir oranda azalarak 62 bin seviyesinde kaldığını anlatan Erdoğan, ''Ülkelerimizin nüfusuna, coğrafi yakınlığına, köklü tarihi ilişkilerine ve kardeşlik bağlarına bakarsak, karşılıklı turist sayılarımızın 60 binlerde kalmaması gerektiğini takdir edersiniz'' diye konuştu.

Türkiye ve Mısır'ın tarihi, kültürel ve turistik zenginliklerinin iki ülke halkına daha iyi tanıtılması gerektiğine işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:
''Nasıl İstanbul sadece Boğaziçi, Sultanahmet veya Topkapı'dan ibaret değilse; Kahire de sadece Nil Nehri, piramitler veya müzelerden ibaret değildir. Kahire'yi ziyaret eden bir vatandaşımın Han El-Halil Çarşısı'nı dolaşması, esnafla sohbet etmesi, milli şairimiz Mehmet Akif'in yaşadığı mekanlarda çayını kahvesini yudumlaması bir keyif olacaktır. Mısırlı kardeşimin de İstanbul'da Mısır Çarşısı'nın havasını soluması, tarihi camilerimizi ziyaret etmesi, Mısır Hıdivi Abbas Hilmi Paşa'nın yaptırdığı Hıdiv Kasrı'ndan Boğaz'ı seyretmesi bambaşka duygulara vesile olacaktır.''
İktidara gelmeleriyle Türkiye'yi ziyaret eden yıllık 13 milyon turist sayısının bugün 30 milyonu aştığını ifade eden Başbakan Erdoğan, turizmin her alanını iyi değerlendirerek iki ülke arasında işbirliği yapılabileceğini söyledi.

Erdoğan, ''Bu kaynaşma ortamını daha da perçinleyebilirsek, ekonomik ve ticari ilişkilerimize de hiç şüpheniz olmasın arzu ettiğimiz noktalara kısa sürede ulaşırız, ulaşacağız'' dedi.

MISIR BAŞBAKANI ŞEREF'İN KONUŞMASI

Mısır Başbakanı İsam Şeref de konuşmasında, iki ülke arasındaki işbirliğinin bölge için zaruri olduğunu belirterek, ''İşbirliğinin şartları, işbirliğinin koşulları potansiyel istek ve roldür. Bu bölgenin geleceği, bizim oynayacağımız tarihi rolden geçiyor. Biz tarihi rolümüzü oynayacağız'' dedi.

İki ülkenin büyük bir pazar potansiyeline sahip olduğunu, 150 milyonluk iş gücü bulunduğunu vurgulayan Şeref, iki ülkenin potansiyelini ''Allah vergisi'' şeklinde nitelendirdi.

Şeref, yeterli coğrafya ve diğer şartlarının bulunduğunu dile getirerek, etkin olabilmek için sadece bu potansiyelin kullanılması gerektiğinin altını çizdi.

0 yorum: